23 Mayıs 2008 Cuma

Ekşi Yazı

Tatsızım, gece geç. Uyandım. Göğsümde bıçak gibi bir ağrı. Her nefes aldığımda saplanıyor, kötü saplanıyor hem de. Ben de küçücük nefesler alıyorum, bıçak çok acıtmasın diye.

Aslı: Alamıyorum.

Bir de hırıltı. Yanında bonus. Tanıdık sahne. Kaç kere beni uyutmayan, karşıya derdimin büyüklüğünü bir türlü iletemediğim, sözlü anlatımı imkansız; sözsüz görüntünün -bir şekilde (şaşarım)- şefkat (veya yardım) yerine eleştiriyi çağırdığı.

Doktorlar mı? Her şeyden şüphelenip, hiç bir şey diyemiyorlar. Dik duruyorum ya şimdi, yatar pozisyonda değilim; daha iyiyim. Yazdım ya derdimi, oh ferahladım, daha rahatım... Blog, internet günlüğü; her derde deva mısın sen?

10 yorum:

KEO dedi ki...

çok geçmiş olsun canım, umarım kısa sürede geçer, içini ferah tut...

pinarbk dedi ki...

Geçmiş olsun. Umarım ciddi birşey değildir.

Hediye ve Gökçekız dedi ki...

Yapıncak Hanım ,geçmiş olsun.Umarım en kısa zamanda şikayetinize yönelik bir çözüm bulunur.
Ben; 9 aylık Gökçe Kızın gelişimi için araştırma yapan annesiyim.... Sizin yazılarınızı tesadüfen buldum.Zevkle okudum,okuyorum. Bana yapmak istediklerim konusunda moral verdiniz. Teşekkür derim.. :)

Adsız dedi ki...

Çok geçmiş olsun Adakız zaten sizin sıkıntınızı haliyle alacaktır o yüzden rahat olun dememe gerek yok:) İnşallah önemli bir şey değildir bizi haberdar edin

Yapıncak Gürerk dedi ki...

Hepinize tek tek teşekkür ederim. Gece gerçek bir kabus gibi geçti. Şu an iyiyim. Belki mevsim, belki ciğerlerde yine tatsız bir durum. Umarım bu gece tekrarlanmaz.

Hediye hoşgeldin. Moral olabilmek ne güzel bir şey, ben teşekkür ederim.

Ege'nin annesi, evet Ada'ya çaktırmadan atlattık galiba :)

benimkuzum dedi ki...

çok geçmiş olsun sevgiler figen

Gülfer dedi ki...

Daha iyi olmana sevindim Yapıncak.
Çok geçmiş olsun. Cumartesi görüşmek üzere.

Sevgiler
Gülfer

Adsız dedi ki...

Sevgili Yapıncak, rahatsızlanmana çok içerledim, üzüldüm... Bu günlerdeçok duygusalım sanırım, inşallah en kısa sürede ağrıların geçer ve Ada'cıkla hep mutlu olursunuz.
Sevgiler,
Hülya

Oya Kayacan dedi ki...

Ne demek şimdi bu? Nasıl doktorlarmış bu bir şey bilmeyenler?

Yapıncak Gürerk dedi ki...

Ya ne güzel insanlarsınız siz, iyi dileklerinizle nasıl moral verdiniz, biliyor musunuz? Teşekkür ederim. İşte, hastalığın tedavisi -sadece- ilaçta değil, iki güzel sözde, anlar bakışta.

Doktorlara gelince Oya'cığım, bilmiyorum, aslında verilen son teşhis doğruydu sanırım ama onu da ben beğenmemiştim.

Az enfeksiyon, biraz yorgunluk, az sıcak, çokça bahar gibi geldi bana. Ama dün gece ölüyordum, şaka değil!! Belki de biraz panik atak!