12 Ekim 2010 Salı

Tonlama

Ayakları kocaman oldu. İnanılır gibi değil.
Dili de öyle. Kendinden büyük, bazen de haddinden büyük laflar ediyor.

Son birkaç gündür şöyle bir diyalog geçiyor aramızda. Sınırlarımı zorluyor, zorluyor, binbir çeşit çözüm önerim tükendiği anda, dolayısıyla da suların negatif duyguların ağırlığıyla durulduğu anda, yanıma sokuluyor, bacağıma sarılıyor, ya da benden ona sarılmamı istiyor ve patlatıyor:

"Üzülme anne, ben seni seviyorum."
Vurguları tuhaf yerlere koyarak.

Öyle soru işaretleri doğuran bir tonlamayla söylüyor ki, ilgiye ihtiyacı olan o mu, sevgiye ihtiyacı olan ben miyim, karışıyor.

Kafamı karıştırıyor...
Diyalog gerçekleşmiyor.

2 yorum:

Defnenin Annesi dedi ki...

:-))

annekarinca dedi ki...

Bazen, belki de onların ihtiyacı olduğunu sandığımız şeyler aslında bizim ihtiyacımızdır da, onlar bunu bizden daha iyi anlıyorlardır.