6 Ekim 2010 Çarşamba

İlaç

Annem doğru bir laf etti bugün: "Fazla içli dışlı oldunuz."

Feci bir gündü... Ada resmen yaramazlığı aşan davranışlarda bulundu. Bile-isteye; sınırlarımı merak ediyor, beni zorluyor; bir nevi oyun. Ve ben bir insanım!

Ne yapacağımı şaşırıyorum böyle durumlarda. Bugün bir de tatil günüm, öğrencim de yoktu, onun da okulu yoktu. Sürekli ve de es'siz bir biçimde "içli-dışlı"ydık, doğru. Uyumadı bir kere! Ne o alışık bu duruma, ne ben. Sırtımdaydı, sinirlerimin ucunda. Tüm zekice manevralarda. Çalkalandık.

Yoruldum.
Üzüldüm.
Kızdım hatta.

Tükendim özette...

*

Şu an pek şanlı Chopin Yarışması'nı dinliyorum yatakta. Şaka gibi değil mi? Online. Naklen. Hepsi çaldığım eserler, her notada kalbimde heyecan.

Zor güne ne kapanış. İlaç gibi geldi, ilaç...

1 yorum:

Mine dedi ki...

uzun zamandir arayi sogutmustun, cok mutlu oldum tekrar yazmaya basladigina. cunku cok guzel paylasiyorsun.

valla o yazdigin halleri biz de yasiyoruz hem de times two! Eren aslinda cok daha kolaylasti ama Melis daha terrible two'lara gelmedi bile. neyse insallah bu sefer daha hazirlikliyim.

annen "icli disli oldunuz" demis, valla benimki de hic tasvip etmiyor ama bir sey demiyor sanirim.
biz Ted'le cok fazla seye izin veriyoruz, resmen tepemize cikariyoruz sonra da acisini cekiyoruz. ama oteki turlu yetistirenleri de goruyorum "yastiklarla oynama, kosma, o oyuncak degil, bunu karistirma", tabii ki rahat ediyorlar ama bana surekli kisitlama gibi geliyor. tabii ki bir orta dengeyi bulmak lazim. bazen ben de cok umitsizlige kapiliyorum ama kendi cocuklarimin uzerinde otorite kuramadigimi hissedince. ama surekli otoriter bir anne de olamiyorum iste!